Herşeyi Bilen Adamlar

Gerçekten garip olan şeyi
duymak ister misin?

Stark bina açılmadan iki hafta önce...

...1927 Mayıs'ında kayboldu.

Tamam, kabul ediyorum, yukarıdaki metni bir divx çevirisinden aldım. Prensip olarak korsanın her türlüsüne karşıyım. İnsanların emeklerinin hiçe sayılarak, ortaya çıkarmış oldukları işlerin ister parayla ister bedava başkalarına dağıtılmasının ardındaki hiçbir An icon from icon theme Crystal Clear.mazeereti de kabul etmiyorum. Ancak, korsan ve yasadışı olması, divx'çilerin yaptığı kötü çevirileri görmezden gelmemizi gerektirmez. Kaldı ki, korsan olan filmin internette yasadışı olarak dağıtılması, yoksa birinin canı istediği için çeviri yapmasının yasadışı bir yanı yok.

O yüzden yukarıdaki alıntıya tekrar bakalım.

İlk cümlenin birazcık çeviri kokması dışında bir sorunu yok. Ayrıca, cümleyi tek başına ele almayıp akan diyalogların bir parçası olarak değerlendirdiğinizde kulağa burada tek başına durduğu kadar garip gelmiyor.

İkinci cümlede, 2008 yılında bir kütüphanede araştırma yapan iki kişi, 1927 yılunda ortadan kaybolan birinden bahsediyor. Yani adamı görmemişler, şahsen tanımıyorlar; hele adamın ortadan kaybolmuş olduğunu hiç bilmiyorlar. Sonradan öğreniyorlar.

Türkçede, şahsen tanık olmadığımız, başka kaynaklardan öğrendiğimiz geçmişe ait bilgileri aktarırken mış'lı geçmiş zaman kullanırız. Yani o cümlenin, ve ardından devam eden tüm konuşmaların mış'lı geçmiş zaman kullanılarak çevrilmesi gerekirdi.

Geçmiş zaman kipinin kullanımına dair daha ayrıntılı bir açıklamayı http://www.turkceciler.com/Dersnotlari/fiil_cekim_ekleri.html adresinden okuyabilirsiniz.

Bir de, hazır alıntılara geçmişken Türk Dil Kurumunun sitesinden aldığım şu cümleye dikkatinizi çekmek istiyorum:

1919 senesi Mayısının 19'uncu günü Samsun'a çıktım.


Gördüğünüz üzere, "Mayısının" derken kesme işareti kullanılmıyor.

Yorumlar