“ve” yerine kullanılabilecek başka bağlaçlar

And then, when I'm at my lowest point...

 

...some guy would chase me down the street,

pour his heart out and we'd kiss.

Yukarıdaki diyalog, çevirisini yaptığım bir filmde geçiyor. Bolca “and” kelimesi içeren cümlelere iyi bir örnek bence.

Daha önceden de yazdığım üzere, “ve” bağlacını yersizce kullanmak bir çevirmenin acemi olduğunun, hatta belki çevirmen bile olmadığının önemli göstergelerinden biridir. Ancak, sırf böyle diye, bu kelimeden inatla kaçınmanın da bir gereği de yok. Yerinde kullandığınızı düşünüyorsanız ve kullandığınız zaman ortaya çıkan çeviri içinize siniyorsa, sorun yok demektir.

Bu cümlede iki tane and” kelimesi geçiyor. Bunlardan ikincisi, tam da bir önceki yazımda belirttiğim gibi, birbirini tamamlayan öğelerden oluştuğu için “ve” bağlacını kullanarak çevrilebilir. Ancak, cümlenin başındaki “and” kelimesi için bunu söyleyemeyiz. Gerçi, diyaloğun bütününe baktığınızda, bu cümlenin bir önceki cümleyi tamamladığı görülüyor; ama öndekine “ve” ile bağlanması kaçınılmaz olan bir cümle olsaydı, öndeki cümle nokta ile bitmez, bu cümleye bağlanarak devam ederdi. Yani, ilk “ve” kelimesini gerçek anlamda bir bağlaç olarak görmemeliyiz. Onun görevi, diyaloğun bütünlüğünü tamamlamak sadece.  Türkçede bunun için “ve” bağlacını kullanmamıza gerek yok. Gerçek hayatta böyle durumlar için hangi kelimeyi kullanıyorsanız, çeviride de aynısını kullanabilirsiniz. 

Ben şöyle çevirdim:

Sonra, tam dibe vurduğum anda...

 

...adamın teki caddede beni takip edip

kalbini bana sunardı ve öpüşürdük.

Yorumlar