Ajanda

Şirketler genelde yılbaşlarında, bayramlarda, Ramazan ayında, ya da kendilerince önemli gördükleri başka günlerde eşantiyon dağıtır. Bunlar da genelde takvim, kalem, ya da basit bir kırtasiye gerecidir. Pahalı değillerdir, ama günlük hayatımızda sık sık elimizin altında bulunmaları gerekir. Üzerlerinde de eşantiyonu dağıtan şirketin reklamı bulunur.

En prestijli eşantiyonlardan biri de ajanda olsa gerek. Bazıları basite kaçmış sıradan defterciklerdir, ama bazıları da şık tasarımlarıyla göz doldurur, masamızın üzerinde ihtişamla durarak hava atar.

Ajandalar faydalı şeylerdir. Notlarımızı tutar, zamanı geldiğinde de bu notlara bakarak işlerimizi düzenleriz. Ajanda kullanımını gerektirecek bir işim olmadığından, olsa bile kağıt kalem yerine sayısal ortamı tercih ettiğimden bana gelen ajandalar genellikle sağda solda senelerce kaldıktan sonra ortaokula giden bir akrabaya müsvedde defteri olur, ama işlerini ajandalarına tuttukları notlara göre düzenleyen insanlar için çok önemli bir planlama gereci olduğuna şüphe yok. Hatta kimileri için o kadar önemlidir ki, bir şirketten eşantiyon olarak gelmesini beklemeyip parasıyla satın alırlar.

Türkiye'de ve Dünya'da olup bitenleri anlamaya çalışan, bunun için de gazetelere ve televizyona başvuran biriyseniz, son zamanlarda dillerde fazlasıyla dolaşmaya başlayan bir kelimeyi fark etmiş olabilirsiniz: ajanda.

"Şunun ajandasında ne var? Bunların ajandası şudur," gibi cümleler giderek daha sık söylenmeye başladı. Ben de merak ettim, siyaseti yönlendiren bu ajandanın benim bilmediğim farklı bir anlamı mı var diye sözlüklere baktım. Türk Dil Kurumu ajanda kelimesi için aynen şu karşılığı vermiş:

Gerekli notların unutulmaması için yazıldığı takvimli defter, andaç.

Demek ki hayır, kelime hâlâ benim o bildiğim eski kelime, anlamı da bildiğim o eski anlam. Öyleyse, üzerine notların yazıldığı bu defterin Dünya siyasetini belirlemek gibi çok güçlü bir yanı da var.

Tabii işin aslının ne olduğu hemen kendini belli ediyor. Bu kelimeyi kullanan insanlar aslında İngilizce'deki agenda kelimesini kullanmak istiyor, ama her nasılsa bu kelimenin asıl karşılığı yerine kulağa en yakın gelen karşılığını kullanıyor. Canlı yayın sırasında bir iki dil sürçmesini anlayabilirim, ama bize yaşadığımız Dünya'da olup bitenleri anlamamıza yardımcı olacak görüşler öne sürme iddiasındaki koskoca beyefendi ve hanımefendilerin kasten bu kelimeyi kullanması olsa olsa bir Türkçe ayıbı olur.

Yorumlar